Plak ve tartar arasındaki farklar nelerdir? Plak kişinin kendi başına dişlerini fırçalayarak çıkarabileceği yumuşak, berrak veya sarı bir bakteri tabakasıdır. Plak dişlere çok uzun süre oturursa diş taşı oluşturacak kadar sertleşir. Tartar genellikle daha koyu bir renge sahiptir ve yalnızca diş hekimi tarafından çıkarılabilir.

Oluşum ve Farklılıklar
Plak, birbirine yapışan bir bakteri koleksiyonudur. Dişler, diş etleri, dil ve ağız boyunca yaşayabilirler.
Bakteriler de dahil olmak üzere yaklaşık 700 küçük organizma türü dişlerin üzerinde ve çevresinde yaşar. Bu bakterilerin çoğu bir biyolojik ortam oluşturmak için bir araya gelebilir.
Bu biyolojik ortam, bakterileri koruyan, onları daha güçlü hale getiren zorlaştıran kalın, yapışkan maddelerin oluşmasına sebep olur. Kişinin dişlerinde veya diş etleri arasında gördüğü yapışkan beyaz veya sarı lekeler, plaktır.
Kişi plağı çıkarmazsa, tükürükten kalsiyum veya diğer mineralleri hapsederek kireçlenir ve sertleşmesine neden olur. Diş hekimleri sertleşmiş plak, tartar veya diş taşı derler. Tartar dişleri lekeleyebilir ve renksiz görünmesine neden olabilir. Ayrıca plağı yakalayabilir ve daha fazla tartar geliştirme riskini artırabilir.
Plak ve tartar, her ikisi de diş eti hastalığının formları olan diş eti iltihabı ve hastalıkları riskini arttırır.

Plak Çıkarma

Düzenli fırçalamak ve diş ipi kullanmak plağı çıkarabilir. Tüm plağı ortadan kaldırmak için, dişler arasında ve bazen diş etlerinde birikme eğiliminde olduğundan, kişinin dişlerine sürekli bakım yapması gerekir. Bir kişinin halihazırda dişeti hastalığı varsa, diş eti şişmesi, daha fazla plağın saklanabileceği cepler oluşturabilir.
Evde yapılan diş temizliğinde kişi plağın tümünü temizleyemeyebilir, düzenli diş hekimliği randevuları plak çıkarılmasına yardımcı olabilir..
Dişlerdeki bazı plak belirtileri şunlardır.

• Kronik ağız kokusu
• Bulanık gözüken dişler
• Dş ipi üzerinde beyaz veya sarı yapışkan madde
• Kanama veya ağrılı diş etleri

Diş Taşı Çıkarma

Tartar temizliği plak temizliğine göre çok daha zordur ve kişi kendi başına tartarı çıkaramaz.
Ancak diş hekimleri tartarı profesyonel temizlik ile çıkarabilirler.

Tartarın belirtileri şunlardır:

• Dişlerinde, özellikle diş etlerinin yakınında veya dişlerin arasında renksiz lekeler
• Dişlerinde sert lekeler
• Şişmiş, ağrılı veya kanlı diş etleri

Bir kişinin tartar geliştirme riski, aşağıdaki faktörlerle daha yüksektir:

• Düzel ağız bakımı yaptırmamak
• Düzenli olarak dişlerini fırçalamamak veya diş ipi kullanmamak
• Aralarını temizlemeyi zorlaştıran çarpık dişler

Diş Hekimi İle Diş Beyazlatma

Diş Beyazlatma, mekanik diş beyazlatma, diş beyazlatma esastır ve güzel gülüş tasarımı, beyaz ve parlak dişlerle özdeşleştirilir. Güzel ve estetik bir gülüş, kuşkusuz beyaz ve parlak dişlerle özdeşleştirilir. Gülüş estetiğini sağlayan diş ve ağız, yüz hatlarını yüz ifadesi ile daha uyumlu hale getirir. Bu sayede genel olarak estetik diş bütünlüğüne sahip olan, daha iyi bir görünüme kavuşan ve daha güzel gülüşü olan bireyler olur. Ancak bireylerin estetik algılarına uymayan ve bunun sonucunda bireyleri görsel olarak mutsuz eden bazı faktörler olabilir. Örneğin; bireyin dişleri dış etkenler veya kalıtsal nedenlerle sosyal hayatında kişiyi rahatsız edecek hatta mutsuz edecek kadar renklenmiş olabilir.

Diş Beyazlatma Dişe Zarar Verir Mi?

Diş beyazlatma yaptırmak isteyen birçok kişi zararlı olup olmadığını merak etmektedir. Cevabınız hayır olacaktır. Dişlerimiz üç kısımdan oluşmaktadır. Mine tabakası, Minenin altında bulunan Dendin, en iç kısımda bulunan Pulpa yani spor tabakasıdır. Dişe rengini veren mine değil dendin tabakasıdır. Diş beyazlatma işleminde uygulanan yöntem dentin tabakasına ulaşmazsa etkili olmaz. Uzman bir diş hekimi tarafından yapılan diş beyazlatma işlemi herhangi bir kalıcı hasara ve yapısal bozukluğa neden olmaz. Uygun hasta yapısında olan kişilere yapılan diş beyazlatma ile bembeyaz bir gülüş için diş beyazlatmanın hiç zararı yoktur.

Diş Beyazlatma İşlemi Nerede Yapılmalıdır?

Diş beyazlatma işleme işinde uzman bir diş hekimi tarafından uygun ekipman ve malzemelere sahip bir diş polikliniğinde yapılmalıdır. Diş beyazlatma işleminde ilk olarak dişin yüzeyi temizlenmekte ve rengi açığa çıkarılır. Bunun dışında diş dış yüzeyine karbamit-peroksit veya hidrojen peroksit gibi kimyasallar kullanılarak beyazlatma işlemi de yapılabilmektedir. Diş hekimi ile diş beyazlatma yaptırmak istiyorsanız bunun için iki ana yöntem vardır. Güzel bir gülüş için birçok diş beyazlatma yöntemi vardır. Sizler için en doğru olanı diş hekiminiz ile beraber tercih etmelisiniz.

Ev Tipi Diş Beyazlatma

Ev Tipi Bleaching olarak da bilinen bu yöntem ile dişlerin tipine ve genel durumuna göre klinik olarak önerdiğimiz jellerin belirli varyasyon ve aralıklarda dişlere uygulanmasına “ev tipi beyazlatma veya beyazlatma” denir. İlk olarak ev tipi diş beyazlatma yapabilirsiniz. Yani ağızdan alınan ölçüler ile dişlerin üzerine şeffaf bir plak hazırlanmasıdır. Bu işlem diş hekimi tarafından verilen jel şeklindeki ilaçlar ile evde yapılabilmektedir. Evde beyazlatma işlemi günlük 2 ila 4 saat arası olarak 2-3 hafta boyunca uygulanması gerekebilir. Bu ev tipi beyazlatma jelleri düşük miktarda hidrojen peroksit içerir ve diş etleriyle temas ederse hasara neden olabilir. Uygulama süresi 2 veya 3 hafta sürer ve beyazlatılan dişin renginde olumlu sonuçlar alınsa da gülüş tasarımına olumlu katkı sağlar. Diş hekiminin vermiş olduğu şeffaf ve yumuşak plak bu aralıklarda kullanılır.

Mekanik Diş Beyazlatma

Dişler, temizleme sonucunda dişlerin doğal renklerine kavuşmasına yardımcı olan sarı veya kahverengi yüzey lekelerinden ve dişlerin çevresinde ve diş köklerinin yakınında biriken taşlardan temizlenir.

Bu yöntemle diş beyazlatma işlemine “Mekanik Diş Beyazlatma” denir. Bu beyazlık, taşların tamamen çıkarılması ve cilalanması ile elde edilir. Mekanik beyazlatma ile elde edilen beyazlık, dişlerin temizlenmesi ve cilalanması ile elde edilen beyazlıktır.

Klinik Tipi Diş Beyazlatma

Klinik tipi diş beyazlatma işlemi ise diş kliniklerinde uzman diş hekimi tarafından yapılır. Bu yöntem ev tipi diş beyazlatma yöntemine göre daha etkin bir çözüm yöntemidir. Diş hekimi 45 dakika ile 1 saat arası gibi bir sürede diş beyazlatma işlemini yapılır. Bu yöntemler tek tek uygulansa da kişinin dişlerine göre ve diş hekiminin öngörüsü ile birlikte de yapılabilmektedir.

Klinik tipi diş beyazlatma ofis tipi beyazlatma olarak da bilinir. Ev tipi diş beyazlatmadan çok daha yoğundur ve diş beyazlatma jeli %35-45 aktif bileşen içerir. Jel dişlere uygulandıktan sonra özel bir ışığa maruz bırakılır ve bu işlem yaklaşık 1 saat sürer. Diş hekiminiz bu sürede lazer veya UV ışınları olarak da bilinen ışınları kullanır. Klinik veya ofis tipi beyazlatma yöntemi ile gülüş tasarımı açısından daha verimli sonuçlar alınmaktadır. Bu yöntem iki farklı alana uygulanmaktadır:

Direkt olarak diş yüzeyini beyazlatmak için uygulanır. Yüzeysel nedenlerle oluşan renk değişimlerinde olumlu sonuçlar alınmaktadır. En hızlı yöntemdir. Gerekirse ardışık seanslarla etkili sonuçlar alınabilir.

Kanal İçi Beyazlatma

Sinirlerin alınması sonucu dişlerin beslenmesi bozulduğunda kanal tedavisi yapılan dişlerde diş yüzeyine doğru yayılan gölgeli gri bir renk görülebilir. Bu görünüm dişlerde kozmetik problemler yaratır ve gülüş tasarımına zarar verir. Bu dişlerin dolguları çıkarılır ve dişin içine beyazlatma jeli enjekte edilir. Daha sonra 24-48 saat beklendi. Bunun sonucunda diş renginde önemli bir beyazlaşma meydana gelir. Daha sonra geçici dolgular çıkarılır ve kalıcı dolgular yerleştirilir. Klinik olarak ev tipi beyazlatma ve ofis beyazlatma yöntemlerini birlikte uyguluyoruz. Kanal tedavili diş varsa iç beyazlatma tekniğini de işlemlere dahil ediyoruz.

Diş Beyazlatma Sürecinde Hangi İşlemler Uygulanır?
En etkili beyazlatma çeşidi olarak da bilinen lazer beyazlatma işlemi, beyazlatma jeli ile özel lazer ışığı kullanılarak uygulanır. Özel beyazlatma jeli, dişlerin üzerine sürülür; jelin aktive olması ve sonucunda dişinizi beyazlatacak kimyasal reaksiyonun gerçekleşebilmesi için belirli bir süre lazer ışığı tutulur.

Diş Beyazlatma İşlemi Ne Kadar Süre Kalıcıdır?

Diş beyazlatma işleminin kalıcılığı dişlerinize nasıl baktığınızla doğru orantılı olarak 1 ila 5 yıl arasında değişir. Uygun yapılmış bir diş beyazlatma işlemi ile dişlerdeki beyazlık uzun süre korunur. Dişlerinize zarar verebilecek yiyecek ve içeceklerden (aşırı çay, sigara kahve tükerimi, vb.) kaçınmak veya ölçülü tüketmek diş beyazlatma işleminin kalıcılığının uzamasına yardımcı olacaktır. Beyazlatma tedavisinden sonra dişlerinize ne kadar iyi bakarsanız, sonuçlarınız o kadar uzun sürecektir. Dişler diş beyazlatma sonrasında 4-5 ton açıklamaktadır. Dişlerinizin sararması sizleri korkutmasın çünkü diş beyazlatma işlemi yapılarak dişler ilk günkü gibi beyaz haline getirilmektedir. Bu beyazlığın dayanım süresini arttırmak için düzenli şekilde ağız bakımını ve diş bakımı yapılmalıdır. Diş beyazlatma işlemi isteğe bağlı olarak kalıcı da yapılmaktadır. Daha uzun süreli diş beyazlatma lazer yöntemi ile gerçekleştirilmektedir. Diş beyazlatma için piyasada oldukça iyi diş beyazlatıcı kalemler vardır. Birçok marka diş beyazlığı için oldukça kaliteli ve sağlık bakanlığı tarafından onaylı kalemler üretmektedir.

Diş Beyazlatma Yaptırmadan Önce Nelere Dikkat Edilmelidir?

• Diş beyazlatma genellikle 18 yaş üzeri hastalara yapılmaktadır.
• Beyazlatma işlemi mutlaka hekim kontrolünde, talimatlarına uyularak yapılması gereken bir işlemdir. Diş beyazlatma kolay bir işlem gibi görünse de hekimin beyazlatma tedavilerinde uzman olmalıdır. Bunun için uzman bir diş hekimi ile iletişime geçilmelidir.
• Diş beyazlatma işlemi öncesi dişleriniz için herhangi bir gerekli bir operasyon durumu varsa o tedavi veya tedaviler yapıldıktan sonra diş beyazlatma işlemini yaptırmalısınız. Dişlerde bulunan çürükler, çatlaklar, kırık bölgeler, kullanılan kimyasal maddenin buralarda etki edip hasara yol açmasına neden olabilir. Dişlerde çatlak, kırık gibi durumlar varsa beyazlatma tedavisinden önce bu sorunlar çözülmesi daha sonra diş beyazlatması yapılması daha uygundur. Bu tür diş problemleri mutlaka beyazlatma işlemi öncesinde ortadan kaldırılmalıdır.
• Diş beyazlatma işlemi hamile kadınlara, çok hassas dişlere sahip olan kişilere yapılmamaktadır. Diş beyazlatmanın uygun olup olmayacağı kararını diş hekimleri vermelidir.
• Diş beyazlatma işlemi yaptıracak kişilerin herhangi bir diş eti hastalığı olmamalıdır.
• Beyazlatma işlemi sırasında çay, kahve, sigara gibi renklendirici gıdalardan uzak durulmalı, düzenli fırçalama ve bakım işlemleri özenli bir şekilde uygulanmalıdır.
• Doğuştan sarı renkli dişleri olan kişilere genellikle estetik diş tedavisi daha etkili olmaktadır.
• Diş beyazlatma ve beyazlatma yöntemleri çoğu bireyde kalıcı yan etkilere neden olmaz; genellikle 12 saat süren sızı veya diş hassasiyetine neden olabilir. Bu hassasiyet mine yüzeyinde meydana gelen reaksiyonlardan kaynaklanır. Bu tedavide önemli olan nokta dikkatli olmak ve jelin diş köklerine temas etmemesidir.

Diş Beyazlatma Sonrasında Nelere Dikkat Edilmelidir?

• Diş beyazlatmanın ilk gün dişlerde sızlama görülmesinin dışında herhangi bir yan etkisi yoktur.
• Beyazlatma işlemi sırasında kişinin diş yapısına göre azda olsa ağrı veyaz sızı olabilmektedirler. Beyazlatma işlemi sonrası uygulanan flor sayesinde hassasiyet minimuma indirilmektedir.
• Diş beyazlatma ciddi yan etkileri olmayan bir işlemdir. Ancak diş hekiminizin size ilettiği yan etkilerin dışında bir etki görülürse mutlaka acil olarak diş hekiminize ulaşmalısınız.
• Diş beyazlatma işlemi sonrasında birçok kişi içtiği içeceklere dikkat edilmektedir. Bu da diş beyazlatma işleminin süresini kısaltmaktadır. Diş beyazlatma sırasında oluşan kimyasal reaksiyon dişlerinizde ilk 24 saat hassasiyet hissetmenize sebep olabilir.  Hassasiyeti azaltmak için diş beyazlatma işleminden sonra ilk 24 saat çok sıcak veya çok soğuk yiyeceklerden kaçınılmalıdır. Diş etleriniz de işlemden sonra ilk etapta biraz renksiz görünebilir, ancak bu genellikle bir veya iki gün içinde geçer.
• Diş beyazlatma işlemi sonrası dişlerde bir hassasiyet oluşacağı için sıcak ve soğuk besinler de zararlı olabilir. Dişlerinizi korumak için diş etlerinize de zarar verecek bu beslenme tarzından uzak durulmalıdır.
• Diş beyazlatma sonrasında renkli ve asitli içeceklerden mutlaka kaçınmalıyız. Diş beyazlatma sonrası ağrı olmaz önemli olan sonraki birkaç gündür.
• Hem diş beyazlatma sonrasında hem de hayatımızın geri kalanında sağlıklı bir ağız için dişlerimizi mutlak en az günde iki defa fırçalanmalıdır. Hassas dişler için özel diş macunlarını kullanabilirsiniz. Eğer böyle bir diş yapısına sahipseniz diş hekiminizin size önereceği marka ve içeriğe sahip diş macununu kullanmalısınız.
• Diş hekimleri diş beyazlatma sonrası aşındırıcı ürünler tüketilmemesi kodunda uyanda bulunmaktadır.
• Dişe en çok zararı sigara vermektedir. Dişlerin sararması, kötü görünmesi sigaranın içindeki zararlı maddelerden dolayıdır. Diş beyazlatma sonrası sigarayı bırakmak daha iyi olacaktır.
• Diş hekimi randevularının atlanması, ağız hijyenine uyulmaması ve dişlerde renklenmeye sebep olacak ürünlerin tüketilmesi ve kullanılması (tütün ürünleri, aşırı kahve, çay tüketimi) sonucunda dişlerde renklenme sorunu tekrarlayabilir.
• Diş beyazlatma işi işlem yapıldıktan hemen sonra etki gösterir ve dişler istenen beyazlığa kavuşur. Bu işlem uygulandıktan sonra ise ilk gün mümkün olduğunca aşırı soğuk ve aşırı sıcak içecekler tüketilmemeli, yenecek yemeklerin aşırı sert olmamasına dikkat edilmelidir.
• Diş beyazlatma işlemi yaptırdıktan sonra sigara, alkol ve kahve tüketimi kısıtlanmalı, hekiminizin belirteceği diş macunu ve diş fırçası kullanılmalıdır. Hekiminiz tekrar uygun gördüğünde süre kısıtlaması bulunmaksızın diş beyazlatma işlemini tekrarlayabilir.
• Estetik gülüş tasarımı alanında yapılan diş beyazlatma ağartma tedavileri tatmin edici sonuçlar sağlar. Ancak istenen başarı için tedavi sonrası iletilen kurallara ve diş hekimi randevularına titizlikle uymaları büyük önem taşımaktadır.

Diş Beyazlatma Tedavisinde Karşılaşılabilecek Sorunlar Nelerdir?

Diş beyazlatma işleminde en iyi sonucu alanlar dolgu veya herhangi bir diş restorasyonuna maruz kalmamış sağlıklı dişlere sahip kişilerdir. Diş beyazlatma işlemi implant ve dolgu materyallerinde etkili olamayacağı için, doğal dişleriniz beyazlarken, bu materyallerde değişim olmayacaktır. Bu, dişlerinizin uyumsuz görünmesine neden olabilir. Dolgu ve implantlar gibi restorasyon çalışmaları yapmış kişiler için diş beyazlatma işleminden önce kliniğimizce renk tonu çalışması yapılmaktadır.

Beyazlatma dişlerin yapısında (mine ve dentin tabakasında) oluşan renklenmeleri giderme ve kişiye özel diş rengini birkaç ton açmak için uygulanan kozmetik bir işlemdir. Kliğinimizde ofis tipi beyazlatma yöntemi kullanılmaktadır.

Beyazlatma işleminden önce diş üzerindeki eklentiler, tartarlar ve çeşitli nedenlerle oluşmuş lekeler kavitron ve püskürtmeli air-flow cihazları ile uzaklaştırılır ve beyazlatma işlemine hazır hale getirilir. Ağız ortamındaki tüm yumuşak dokular özel koruyucu ekipmanlarla izole edildikten sonra beyazlatma jeli bu işlem hakkında deneyimi olan bir hekim tarafından diş üzerine yerleştirilir. Renklenme derecesine göre ortalama 25-35 dakika süre ile özel beyazlatma ışını diş yüzeylerindeki beyazlatma jeli üzerine uygulanır. Bu işlem bittiğinde etkin ve kalıcı sonuç hemen gözlemlenebilmektedir. Uygulama sonrası dişlerde hassasiyet olabilir ama bu geri dönüşümlü bir durumdur. Bu teknoloji ile çok hızlı bir şekilde bembeyaz bir gülümsemeye sahip olmak mümkündür.

Diş Beyazlatma Herkes İçin İşe Yarar mı?

Diş beyazlatma her insanda aynı sonuçları vermez. Diş renginin ne kadar açılacağı diş hekimi tarafından belirlenecektir.

Diş Beyazlatma Kişiler Arasında Neden Farklı Sonuçlanır?

Ten rengi ve dudak pigmentasyonu kişiden kişiye değişir. Bazı ten renkleri ve dudak yapısı da dişlerdeki renklenmeyi ön plana çıkarabilir. Dişlerde renklenme sorunu cinsiyeti ne olursa olsun her birey için rahatsız edici bir durumdur. Estetik diş hekimliği ve gülüş tasarımının önemli bir parçası olan diş beyazlatma, bireylere birçok önemli sosyal ve zihinsel fayda sağlayacaktır. Bu nedenle, birçok insan bu sorunu aşmak için alternatifler aramaktadır. Gülüş tasarımı ve estetik diş hekimliği uygulamalarının ön sıralarında yer alan diş beyazlatma tedavileri birkaç farklı klinik yöntemden oluşmaktadır.

Kimler Diş Beyazlatma Yapmamalıdır?

Gelişme çağında olan gelişimini tamamlamış kişilerin beyazlatma işlemi yaptırmamalıdır. Yine hamileler ve çok hassas diş yapısına sahip kişiler diş beyazlatma yapmamalıdır.

İzmir Diş Beyazlatma Fiyatları

Diş hekimi ile diş beyazlatma işlemi fiyatları kliniklere göre değişiklik göstermektedir. Kullanılan malzeme, diş hekiminin emeği göz önüne alınarak fiyat aralığı belirlenmektedir. İzmir Dentalizm diş hekimleri kliniğimizde diş yapınıza ve sorununuza uygun diş beyazlatma tedavileri sunmaktadır. Bize iletişim kanallarından ulaşarak diş hekimlerimizden randevu alarak bize ulaşabilirsiniz. Diş hekimlerimiz sizleri diş yapınız ve uygun beyazlatma tedavisi hakkında bilgilendirerek doğru tedaviyi uygulayacaktır. İzmir Dentalizm Ağız Sağlığı ve Diş Kliniğinde diş beyazlatma, bleaching için farklı tedavi alternatifleri sunuyoruz. Diş kliniğimizde diş beyazlatma, ağartma-bleaching tedavilerinin genel özelliklerinden yola çıkarak gülüş tasarımı sonuçlarının kalıcılık açısından oldukça başarılı olduğunu söyleyebiliriz.

İnleylve onley seramik dolgular, sağlıklı bir dişe yardımcı olmak için kullanılabilecek dolaylı restorasyonlardır. İnleyler dişin uçları (noktaları) arasındaki olukların içine yerleştirilirken, onleyler olukların içine ve tüberkül uçlarının üzerine yerleştirilir. İnleyler ve onleyler eski talaşları değiştirmek için kullanılabilir ve dişin doğal rengine uyacak şekilde yapılabildiklerinden estetik açıdan daha hoşturlar. Bir dişin görünümünü iyileştirmenin yanı sıra, inleyler ve onleyler, dayanıklılıkları ve uzun ömürleri nedeniyle dişin yapısını güçlendirebilir.

Genellikle küçük boşlukları doldurmak için dolgular kullanılırken, çürük daha derin olduğunda veya kapatılacak daha büyük bir kırık varsa kuronlar kullanılır. Bununla birlikte, dolgunun yeterli olmadığı ve diş çürüğünü korumak için kronun çok fazla olduğu durumlar olabilir. Dental inleyler ve onleyler, bu boşlukları doldurmak için “tam doğru” bir şeye ihtiyaç duyarlarsa birçok diş hekimi uzmanının kullanacağı şeydir. Dolgulardan daha önemlidirler, ancak dişlerin bir şekilde yeniden şekillendirilmesini gerektirebilecek bir kuron kadar müdahaleci değildirler.
Ama ikisi arasındaki fark nedir?

En temel tanımlarında, bir dolgu, dişler arasındaki alanlardaki boşlukları ve oyukları doldurur. Bir onlay sadece bu boşluklardaki boşlukları doldurmakla kalmaz, aynı zamanda uçlar da dahil olmak üzere daha geniş bir alan için çalışabilirler. Kronlara benzer şekilde çalışırlar, ancak dişin tüm yüzeyini kaplamazlar. Her ikisi de aynı malzemelerden yapılmıştır ve her ikisi de aynı işlevi görür, ancak diş çürüğü olduğunda uygun şekilde korumak için dişin farklı alanlarını kaplarlar.

İnleyler, çürüme veya yaralanma nedeniyle zarar görmüş bir dişin çiğneme yüzeyine kalıplanır ve yerleştirilir. Üretim için bir laboratuara gönderilen etkilenen alanların bir baskısı kullanılarak oluşturulurlar. Bir dolgu dişin boşluğuna mükemmel bir şekilde oturacaktır, ancak diş uçlarını etkilemezler. Diş hekimi ölçüyü aldığında, dişin rengine mümkün olduğunca en iyi şekilde uymaya çalışır. Bu şekilde ağza yerleştirildiğinde fark edilmezler. İnley için kullanılan malzeme porselen veya geleneksel dolgulardan daha güçlü ve daha dayanıklı olan kompozit bir malzeme olabilir. Bu, inleyleri genellikle daha pahalı ve aynı zamanda daha uzun ömürlü yapar. Bir diş hekimi bu seçeneği, dolgunun çevreleyen dişi gerektiği gibi güçlendirmeyeceği ve kavitenin dişi güçlendirmek için daha güçlü malzemeler gerektirdiği durumlarda seçer.

Onleyler, dişin uç kısımlarının yanı sıra ısırma yüzeyinin çürümesi ve zarar görmesi için kullanılır. Diş hekimi, bir boşluk standart amalgam dolgularla doldurulamayacak kadar büyük olduğunda veya dişin zayıflık nedeniyle çatlayabileceği durumlarda bir onlay seçecektir. Bir onlay, çürüyen bölgeyi korumanın yanı sıra dişin gücünü de destekleyecektir. Bir dolgudan farklı olarak, bu alan, uçları ve aradaki boşluğu içerebilir. Diş hekimi, ağzına uyuşturucu bir anestezik yerleştirdikten sonra boşluğu delip bölgeyi temizleyerek, dolguya benzer şekilde dişi hazırlar. Daha sonra kavite üzerine geçici bir onley yerleştirilir ve kalıcı bir onley üretilmesi için ölçü gönderilir. Daha sonra geldiğinde ağzına yerleştirilir. Bir onlay ile diş yapısı korunurken, bir kuron ile bir miktar eğeleme ve hatta tüberküllerin çıkarılması gerekli olabilir. Ayrıca porselen veya kompozit malzemeden yapılırlar. Onleyler, benzer bir işleve sahip oldukları için “kısmi kuronlar” olarak da adlandırılırlar, ancak tamamı yerine dişin sadece bir kısmını kaplarlar.

İnleyler ve Onleyler Ne Kadar Dayanıklıdır?

İnley ve onleylerin temel faydalarından biri, ne kadar dayanıklı ve uzun ömürlü olabilecekleridir. Bir kakmanın 5 ila 30 yıl arasında herhangi bir yerde dayanmasını bekleyebilirsiniz. Diş hekimleri, çeşitli faktörler nedeniyle ne kadar süreceğini garanti edemez. Bazıları diğerlerinden daha fazla yıpranabilir ve bakım yapılmazsa, beklenenden daha kısa sürede hasar görebilir veya bozulabilir.

En büyük faktörlerden biri, inleyler yerleştirildikten sonra hastanın diş hijyeni alışkanlıklarına ne kadar iyi yaklaştığıdır. Bu, günde iki kez fırçalamak, her gün diş ipi kullanmak ve diş hekiminin özel tavsiyelerine uymak anlamına gelir. Bir hasta, inleylerin veya onleylerin sağlam bir şekilde yerlerine oturduğundan emin olmak için stabilitesini ve sağlığını kontrol etmek için takip ziyaretleri için diş hekimine gitmelidir.

Uygun hijyenin yanı sıra hastalar inley ve onleylerdeki aşınma ve yıpranmayı azaltmak için ellerinden geleni yapmalıdır. Diş gıcırdatmak çatlamaya ve hasara neden olabilir. Bir hasta uykusunda gıcırdatıyorsa, diş hekimi gıcırdatmayı azaltmak veya dişleri korumak için gece koruyucular veya başka çözümler sağlayabilir. Çiğnenmiş veya sert yiyecekler de dolguların ve onleylerin ömrünü etkileyebilir. Sert yiyecekler malzemeyi çatlatabilir ve malzemeye yapışan çiğnenebilir yiyecekler bağların gevşemesine neden olabilir.

Bu nedenle, ne kadar uzun süre dayanacakları konusunda kesin bir sayı olmasa da, onlara ne kadar iyi baktığınıza ve genel ağız sağlığınıza bağlı olarak daha uzun süre dayanmalarını beklemelisiniz.

İnleyler ve Onleylerin Fiyatları Ne Kadardır?

Bir dolgu veya dolgu için ödediğinizden daha fazla ödeme bekleyebilirsiniz, ancak ne kadara mal olacakları birkaç şeye bağlı olacaktır. Örneğin, restorasyonun yapımında kullanılan malzeme kadar diş hekiminin deneyimi ve itibarı da önemli olacaktır. İnleyler ve onleyler benzer bir miktara mal olma eğilimindedir, ancak restorasyon daha kapsamlı ise onleyler daha pahalıya mal olabilir.

Malzemeler söz konusu olduğunda, porselen en pahalısı çünkü en çok doğal diş minesine benziyor. Altın en göze çarpan, ama aynı zamanda en uygun fiyatlı. Bir kompozit reçine seçerseniz, porselenden daha az ödersiniz, ancak zaman geçtikçe lekelenebilir ve rengi solabilir. Aynı zamanda en az dayanıklı seçenektir.

Ne kadar ödeyeceğiniz, bir dişin ne kadar hasar gördüğüne de bağlı olacaktır.

Özellikle derinse veya geniş bir alana yayılmışsa, maliyetler yükselebilir. Bir dolgunun yardımcı olacağı hasar türü için alan daha küçüktür ve maliyetler onleyler kadar genişleyemez.

Çoğu insan inley ve onleyler için sedasyon gerektirmez. Diş hekimi lokal anestezi önerecektir, ancak bazı hastalar biraz gergin olabilir ve sedasyon isteyebilir. Bunu yaparsanız, bu hizmet için dikkate alınan ek bir maliyet olacaktır.

Diş tedavisi yaptırırken, muhtemelen prosedür hakkında deneyimli ve bilgili birine sahip olmak istersiniz. Bu, dolgular veya harcamalar almayı içerir. Diş hekiminizin ne kadar deneyimli olduğuna ve itibarının ne kadar iyi olduğuna bağlı olarak daha fazla ödeme yapmayı bekleyebilirsiniz. Kaliteli işçilik için ödeme yapmayı beklemelisiniz.
Bir Onlay Bir Taçtan Daha İyi mi?

Bir onlay ve bir dolgu arasındaki temel fark, bir onlay, bir dolgunun kaplayamayacağı daha geniş bir alanı kaplayacak olmasıdır. Bir onlay dişin uç kısımlarını kaplayabilir, ancak bir dolgu aradaki boşlukları doldurur. Bu kulağa bir taç gibi gelebilir ve bazı benzerlikler vardır, ancak farklı amaçlara hizmet ederler.

Diş hekimi restorasyonun bir kuronla olduğu kadar agresif olması gerekmediğini belirlediğinde bir onlay kullanılır. Bu, diş yapısının daha fazla korunabileceği anlamına gelir. Bir kuron tüm dişi kaplar ve bir tane takmak için dişin önemli ölçüde yeniden şekillendirilmesi gerekir. Bir onlay'i düzeltmek daha zor olabilir, bu nedenle diş hekiminin beceri ve deneyimi çok önemlidir. Dolayısıyla ikisi de mutlaka diğerinden daha iyi değildir ve diş hekimi duruma en uygun olanı önerecektir.

İnleyler Dolgulardan Daha mı İyi?

Onley ve kron tartışmasında olduğu gibi, inleylerin dolgulardan daha iyi olup olmadığını belirlemenin birkaç yönü vardır. Genel olarak, dolgular daha büyük bir boşluğu doldurabilmeleri açısından daha iyidir ve daha dayanıklıdırlar. Dolgulardaki amalgam, örneğin sıcaklığa bağlı olarak genişleyebilir ve büzülebilir. Bu, dolgunun veya hatta dişin kendisinin çatlamasına neden olabilir. Bir seferde onlarca yıl dayanabilen kakmalar kadar dayanıklıdırlar. İnleylerde bu sorun yoktur ve aslında dişi güçlendirecektir. Bunun nedeni, bir ölçü kullanılarak özel olarak yapılmış olmalarıdır, bu nedenle boşluğa mükemmel uyum sağlarlar. Dişi o kadar güçlendirirler ki, bazı durumlarda çürümeden öncekinden %75'e kadar daha fazla çiğneme kuvveti kaldırabilir.

Bununla birlikte, birçok hasta için dolguların faydalarından biri, ne kadar hızlı yerleştirilebildikleridir. Bir yerleştirme ile en az iki ziyaret gerekir: biri gösterim için, diğeri yerleştirme yapıldıktan sonraki yerleştirme için. Dolgu malzemeleri ofistedir ve sadece bir ziyarette bitirilebilir. Daha ucuzdurlar ve daha yaygın olarak sigorta kapsamındadırlar. Sonuç olarak, dolgular dolgulardan daha iyi performans gösterecek, ancak bu aynı zamanda ne kadara mal olduklarına da yansıyor.

Kaplamalar Onlay mıdır?

Hayır, kaplama ile onley aynı şey değildir. Onleyler, tüberküller de dahil olmak üzere dişlerde oluşan büyük hasarları doldurmak ve korumak için kullanılır. Bir kişi gülümsediğinde insanların görebileceği alanlarda dişlerin önünü kaplamak için genellikle bir kaplama kullanılır. Genellikle diş çürümesine karşı savaşmak için değil, renk değişikliği ve gölgelenme gibi kozmetik sorunlar için kullanılırlar. Ne kadar dayanıklı oldukları da dahil olmak üzere bazı benzerlikleri paylaşıyorlar, ancak farklı amaçlara hizmet ediyorlar ve aynı şey değiller.

İnley ve Onleyler Sigorta Kapsamına Girer mi?

İnleyler ve onleyler birçok özel sigorta şirketi tarafından karşılanabilmektedir. Bunun nedeni, kesinlikle kozmetik olmamalarıdır. Diş yapısını mümkün olduğunca korurken dişi güçlü tutmak için kullanılırlar. Kapsam dahilinde olup olmadığınızı görmek için sigorta sağlayıcınıza danışın.

İnleyler ve onleyler bazı benzerliklere sahiptir, ancak belirli, benzersiz amaçlara hizmet eder. Birçok diş hekimi bunları dolgular, kuronlar ve diğer diş restorasyon seçeneklerine harika alternatifler olarak görmektedir.

Bazı insanların üst üste gelen düz dişleri vardır, ancak çoğumuzun birbirine tam oturmayan çarpık dişleri vardır. Çarpık dişler ısırmanızı etkileyebilir. İyi haber şu ki, doğru ortodontik tedavi ile dişlerinizi kolayca düzeltebilir ve ısırıklarınızı düzeltebilirsiniz. Ortodontinin ne olduğunu ve size nasıl yardımcı olabileceğini öğrenin.

Peki Ortodonti Nedir?

Ortodonti, diş teli kullanımı da dahil olmak üzere kötü ısırıkların veya diş düzensizliklerinin teşhisi, önlenmesi, durdurulması, yönlendirilmesi ve düzeltilmesini ele alan diş hekimliği dalıdır. Ortodontist olarak bilinen bir uzman, ortodontik tedaviniz için danışabileceğiniz en doğru kişidir. Bu uzmanlar, dört yıllık dişhekimliği okulundan sonra iki veya daha fazla ek eğitim yılına katılırlar.

Faydalar

Dişlerinizi düzeltmenin sadece estetik faydaları olduğunu düşünebilirsiniz, ancak bu gerçeklerden daha uzak olamaz. Çarpık dişlerin temizlenmesi daha zor olabilir, bu da diş çürümesine veya periodontal hastalığa yol açabilir. Düzgün oturmayan dişler çiğnemeyi zorlaştırarak baş ağrısına, omuz veya sırt ağrısına ve hatta temporomandibular eklem (TME) bozukluklarına yol açabilir.

Ortodontik Tedaviler Nasıl İşler?

Ortodontik tedaviler, kasları yeniden eğitmek, dişleri yavaşça hareket ettirmek ve dişlerinize ve çenenize hafif bir baskı uygulayarak çenenizin büyümesini etkilemek için kullanılan farklı tipte aletleri içerir.

Sabit ve Çıkarılabilir Aletler

Ortodontik tedaviler sabit veya hareketli apareyler içerebilir. Durumunuzun ne kadar şiddetli olduğuna bağlı olarak ortodontistiniz hangi yaklaşımın sizin için doğru olduğu konusunda size tavsiyede bulunacaktır.

Sabit cihazlar şunları içerir:

Diş Telleri

Büyük olasılıkla diş tellerini duymuşsunuzdur. bunlar en yaygın sabit cihazlardır. Bantlar, teller ve parantezlerden oluşurlar. Nasıl çalışırlar? Bantlar, dişlerinizin etrafında yerinde tutulan çapalardır. Braketler dişlerinizin ön kısmına takılır. Ark telleri braketleri bantlara bağlar. Ark tellerini sıkmak dişlerinize baskı uygulayarak onları yavaşça hedef konumlarına doğru hareket ettirir. Diş telleri genellikle aylık olarak ayarlanır ve birkaç aydan birkaç yıla kadar giyilir.

Diş Braketi

Ağız ve diş sağlığı birey için yaşamı boyunca dikkat edilmesi gereken bir konudur. Ağız ve diş sağlığı ile ilgili olarak karşılaşılabilecek sorunlardan biri de diş çarpıklıkları olmaktadır. Ortodonti tedavisinin uygulanmasını gerekli kılabilecek bu sürecin bir diş hekimi nezaretinde takip edilir. Ortodonti tedavilerinde sıklıkla kullanılan diş tedavi cihazlarından biri diş braketidir. Peki;

Diş Braketi Nedir?

Diş çarpıklığı sorunundan muzdarip hastaların ağızlarında uzun dönem taşıyacağı bu cihazı merak etmeleri gayet doğaldır. Diş braketi bu ordodonti problemleri olanlar açısından en merak edilen konular arasındadır. En özet şekilde diş braketleri diş çarpıklıklarının giderilebilmesi için kullanılır. Diş tellerinin birbirine bağlanması bu aparatlarla mümkün olur. Diş telleri açısından dişlerin birbiri ile bağlantısının bir şerit üzerinden sağlanabilmesi için braketlere gerek duyulmaktadır.

Braket Kırılması Nedir?

Braketler sayesinde diş tellerinin dişler üzerindeki kontrolü sağlanmaktadır. Ortodonti tedavilerinde kullanılan diş tellerinin birbirine bağlanabilmesi için braketlere ihtiyaç duyulur. Bu aparatlarla ilgili olarak merak edilen bir diğer soru ise Braket Kırılması Nedir?" sorusudur. Diş teli tedavisi uygulanırken ark telinin kopabilmesi mümkündür. Braketler metal ya da porselen malzemelerden üretilebilir. Tedavi sırasında ise sıklıkla metal braketler tercih edilir. Diş teli ile ilgili olarak aparatların kırılması ya da bağlantıların açılması durumunda müdahale edilmesi gerekir. Ortodonti tedavileri belirli bir zaman aralığı boyunca uygulanmakta ve süreç doktor kontrolleri etrafında şekillenmektedir. Bu nedenle de hastanın braketlerinde bir sorun oluşması durumunda hekiminin müdahalesine gerek duyulacaktır.

Estetik Braket Nedir?

Braketler diş teli tedavilerinde kullanılan aparatlardır. Diş Braketi Nedir? Birçok kişi için bilinmeyen konulardan biridir. Diş tellerini birbirine bağlayan aparatlar braket olarak isimlendirilmektedir. Bu aparatlar porselen ya da metal malzemelerden üretilir. Estetik Braket Nedir? Merak edildiğinde ise bazı durumlarda ortodonti tedavilerinde estetik ürünlere ihtiyaç duyulduğu görülmektedir. Bunda etkili olan nedenler ise hastaların tercihleri olur. Özellikle yetişkinlerin estetik olarak tercih ettiği braket türleri porselen olmaktadır. Bu nedenle de porselen braketler estetik braket olarak da bilinmektedir. İşlevsel açıdan metal braketlerle aynı özelliklere sahip olan porselen braketler opak veya beyaz renkte üretilir. Ebat olarak metal braketlerden biraz daha büyük olan porselen braketler yemek yeme sırasında daha fazla tutma yapmaktadırlar.

Özel Sabit Aletler

Bunlar yalnızca parmak emmeyi veya dil itmeyi kontrol etmek için son çare olarak kullanılmalıdır. Dişlere bantlarla bağlı oldukları için yemek yerken kendilerini oldukça rahatsız hissedebilirler.

Sabit Yer Tutucular

Bazen küçük çocuklar dişlerini erken kaybederler. Bu gibi durumlarda, bir ortodontist, kalıcı diş görünene kadar boşluğu açık tutmak için çocuğunuzun ağzına bir yer tutucu yerleştirebilir.

Çıkarılabilir Cihazlar Şunları İçerir:

Hizalayıcılar

Bunlar, yetişkinler için geleneksel diş tellerine giderek daha popüler bir alternatif haline geliyor. Hizalayıcılar dişleri diş telleri ile aynı şekilde hareket ettirir, ancak neredeyse görünmezdirler ve metal teller ve braketler içermezler. Bunları kullanıyorsanız, yemek yerken, fırçalarken ve diş ipi kullanırken çıkarmanız gerekir.

Çıkarılabilir alan koruyucular

Bu cihazlar, sabit alan koruyucularla aynı nedenle kullanılır. Plastik veya tel dallardan ve çenenin üzerine oturan akrilik bir tabandan oluşurlar. Dişleri ayrı tutmak için dişler arasındaki açık alanlara yerleştirilirler.

Çene yeniden konumlandırma cihazları

Bu cihazlar aynı zamanda atel olarak da bilinir. Üst veya alt çeneye yerleştirilirler ve çeneyi daha iyi bir pozisyonda kapatmak için eğiterek TME bozukluklarını tedavi etmek için kullanılırlar.

Dudak ve yanak tamponları

Dudak ve yanak kaslarınız dişlerinize baskı uygulayabilir. Bu gibi durumlarda dudaklarınızı ve yanaklarınızı dişlerden uzak tutmak için tampon kullanabilirsiniz.

Damak genişletici

Bu cihaz, ağzın çatısına oturan plastik bir plakadır. Üst çenenizin kemerinin genişletilmesi gerektiğinde kullanılır.

Çıkarılabilir tutucular

Ağız çatısına takılan bu cihazlar dişlerinizin eski konumuna geri dönmesini engeller.

Başlık

Bu cihazlar üst çenenin büyümesini yavaşlatır. Ayrıca ön dişler geri çekilirken arka dişleri de yerinde tutarlar.

Ortodontik Tedaviye İhtiyacım Olduğunu Nasıl Anlarım?

İşte ortodonti gerektirebilecek dişlerinizle ilgili bazı problemler:

• Overbite - Bu durumda, üst ön dişler alt dişlerin üzerine çıkmış gibi görünür.
• Underbite - Burada, üst dişler çok gerideyken alt dişler çok önde görünebilir.
• Çapraz kapanış - Ağzınız kapalıyken üst dişleriniz alt dişlerinizin arkasına geçtiğinde çapraz kapanış olduğunu bilirsiniz.
• Açık kapanış - Bazı insanlar, ısırırken ön alt ve üst dişler arasında dikey bir boşluk bırakır. Buna açık ısırık denir.
• Yanlış yerleştirilmiş orta hat - Burada, üst ve alt ön dişlerinizin merkezi aynı hizada değil.
• Aralık - Bu durumda dişleriniz ağzınızı doldurmuyor gibi görünüyor. Dişler arasında rastgele boşluklar veya boşluklar var gibi görünüyor.
• Kalabalık - Bu, ağzınızdaki diş sırtında tüm dişlerinize yer olmadığında olan şeydir.

Ancak hangi ortodontik tedavinin sizin için doğru olduğunu sadece ortodontistiniz doğru bir şekilde belirleyebilir.

İzmir Ortodonti Tedavisi İçin Dentalizm'i Tercih Ediyor, Çünkü;

İzmir Dentalizm Ağız ve Diş Sağlığı Polikliniği uzman ortodonti diş hekimine sahip bir diş kliniğidir. İzmir Dentalizm'i tercih ettiğinizde ortodontistiniz klinik muayeneler, dişlerinizin plastik modelleri ve röntgen gibi tanı araçlarını kullanarak size ve dişlerinize uygun bir tedavi planı geliştirecektir. Olası ortodontik tedavi planlarına bakarken göz önünde bulundurulması gereken çok şey olduğunu biliyoruz. Ama artık ortodontinin ne olduğu, neden önemli olduğu ve nasıl çalıştığı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, umarız siz de ortodontinin faydalarını kendiniz deneyimleme yolundasınız!